
Ayşem aslında tam bir hayvansever.Hayvanları çok seviyor.Fakat şansızlığı işte, güzel kızımın tüylü ve kanatlı hayvanlara alerjisi var.Bu yüzden tek besleyebildiğimiz evcil hayvan balıklar.Önce küçük bir faunusla başladı Ayşem'in balık besleme macerası.Fakat zamanla o kadar çok sevdi ki ,akvaryum olayına girdik.Şimdi evimizde hatırı sayılır büyüklükte bir akvaryum ve içinde de bizzat kızım tarafından seçilmiş rengarenk balıklar var.Balıkların herşeyiyle o ilgileniyor.Tek kaldıramadığı ise onlardan birinin ölmesi.İşte o gün evimizde bir matem havası esiyor.Önce ölen balık dikkatlice ve özenle alınıyor,sonra aile bireylerinin de katılımıyla cenaze töreni yapılıp balkondaki saksıya gömülüyor.Tabi Ayşem'in bunu en kolay şekilde atlatabilmesi için derhal ölen balığın yerine bir yenisi alınıyor.Önceleri Ayşem her balığına bir isim veriyordu.Fakat sonra bundan vazgeçtiğini gördüm ve sebebini sordum.''İsim koyunca daha kötü oluyor anne.O zaman daha çok ölüyorlar sanki'' dedi.Canım kızım o kadar duygusal ki...